Sessiz bakışların içerdiği düşünceler diyarını keşfedebilmek zordur çoğu zaman. Aynı noktaları izlesekte içimizdeki duyguların söylediği şarkılar başkadır.

Bende sessizliğimden sıyrılarak, kalbimi dolduran hislerimi paylaşmak istedim, sizleri düşündürmeden, yormadan...

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Yanlızlık...

Bundan birkaç yıl öncesinde masmavi denizi izlerken kendimi yanlız hisseder ve yanlızlığın huzur verici bir yanının olduğunu düşünürdüm. Daha doğrusu yanlızlık huzur demekti benim için.Saatlerce izlerdim suları. İzledikçe rahatlar, izledikçe mutluluk bulurdum derinlerimde. İnsanların yanlızlığa olan korkuları anlamsız gelir, hep kalabalık içerisine karışma telaşı içinde olmalarını anlayamazdım.


Sonraları kalabalıklar içinde ki yanlızlığı görmeye başladım. Çevrende insanlar varken ve tüm ağızlardan birşeyler çıkarken kulaklarımın sağırlaştığını, gözlerimin uzaklara dalıp hiçbir sözü duyamazken, bana mutluluk veren yanlızlığımı düşünür, aradaki farkı ve bu farkın nedenlerini çözmeye çalışırdım. Yanlızlık hissi farklı yaşanabilir miydi? Biri mutluluk verirken diğeri nasıl can sıkıcı olabilirdi? Daha da önemlisi çevrende insanlar varken, helede bu insanları arkadaş, dost gibi sıfatlarla sen yerleştirmişken etrafına, içinden geçen hisse nasıl yanlızlık diyebilirdin?  Bu soruları kendime sora sora sonunda kalabalıklar içinde hissedilen halet-i ruhiyenin, yanlızlık olmadığına karar verdim. Olsa olsa yanlış seçimden kaynaklanan pişmanlık olabilirdi, başka yerlerde olmaya duyulan özlem olabilirdi ya da başka başka şeyler. Fakat kesinlikle yanlızlık değildi!


Verdiğim bu kararla yanlızlık benim için sadece denizi izlerken oluşan, mutluluk ve huzur verici durum olmaya devam etti. Tabi sadece bir süreliğine...


Şimdilerde, zamanında yanlızlık adını koyduğum mavi denizi izleme eylemime huzur bulmaca diyorum. Çünkü artık biliyorum ki yanlız mutlu olunamaz. Hele hele huzur yanlızlıkta hiç bulunamaz.


Yanlızlığın tanımı artık benim için; eşimden ayrı, farklı memlekette mecburi zaman geçirmek demek. Onun gözlerini göremeden, kokusunu duyamadan, ellerini tutamadan, sadece bir telefondan sesini duyabilmek ve faturalardan korkarak uzun uzun sohbet edememek, dertleşememek demek. Morali bozuk olduğunda saçlarını okşayamamak, kalabalık sokaklarda tanımadığın insanların suratlarına bakıp, onu aramak demek. Ağladığında omuzuna yaslanamayacağın gerçeğini bilmek demek.


Kısacası yanlızlık: özlem, çaresizlik, kimsesizlik ve maalesef beklemek demek.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder